Mesir Bayramı etkinlikleri bir hafta boyunca coşkuyla kutlandı. Mesir gibi köklü kültürel geleneklerimizi korumak ve yaşatmak için ne yapılsa azdır. Bu yıl 484. yılını kutladığımız ve Osmanlı’da ‘Nevruziye Bayramı’ adıyla başlayan daha sonra ‘Mesir Bayramı’ olarak zihinlerimize yerleşen kültürel geleneğimiz 2012’de Unesco tarafından ‘Dünya Somut Olmayan Kültürel Miras’ kapsamına alınarak ‘Mesir Festivali’ olarak değiştirildi.
Yüzyıllarca 21 Mart Nevruz Bayramı günü ile aynı günde kutlanan Mesir Bayramı ile birlikte bahar mevsimi karşılanmış ve köklü geleneğimiz yaşatılmıştır.
Mesir Bayramı 1926’ya kadar aralıksız olarak kutlandı. Bölgede adeta dini bir ritüel havasında kutlanan Mesir Bayramı 1926-1951 yılları arasında kutlanamadı.
1952’den itibaren tekrar kutlanmaya başlanan Mesir Bayramı bölgenin ekonomik ve kültürel olarak tanınması ve kalkınmasında çok önemli yere sahiptir.
Mesir Bayramı etkinlikleri kapsamında yapılabilecek etkinlikler için birkaç öneri:
‘Manisa Tıp Tarihi Kongresi’,
‘Manisa Dağında Bulunan Endemik Bitkiler Çalıştayı’,
‘Doğal Beslenme, Gastronomi Konferansı’,
‘Mesir Bayramı ve Nevruz Kültürünün Halk Bilimine Yansımaları Çalıştayı’,
‘Mesir Edebiyat- Sanat Günleri’,
‘Mesir Turizminin Şehre ve Ülkeye Katkıları Sempozyumu ’,
‘Merkez Efendi ve Ayşe Hafsa Sultan’ın Şehre Katkıları Konferansı,’
‘Mesir Kısa Film Yarışması’,
‘Şiir ve Edebiyat Etkinlikleri’ gibi onlarca konu üzerine çalışmalara ağırlık vermek gerekmektedir.
484. yılını kutladığımız Mesir Bayramı (Festivali) etkinlikleri kapsamında kültürel etkinliklerin gözle görülür bir şekilde attığını ve kısmen de olsa canlandığını görmek mutluluk verici.
Mesir Bayramı haftasında kültür ve sanat etkinlikleri kapsamında dikkatimi çeken etkinliklerin başında Kültür Sitesi Lale Salonunda Manisalı (Demirci) Ressam İsmail Çeşmeci'nin ‘Bizim Sokaklar’ kişisel resim sergisi, Eğitime Katkı Derneği tarafından açılan 'Naht ve Resim Sergisi’nde Hasan Kabadağ ve sanatçı arkadaşlarının eserleri, Manisa Tıp Tarihi Müzesinde (Şifahane-Darüşşifa) açılan ‘Lalenin Yolculuğu’ sergileri bizleri eski Mesir Bayramı etkinliklerinin güzelliklerine götürüp mutlu ederken bir yandan da kaybolmaya yüz tutmuş bazı gelenek ve göreneklerimizi hatırlatarak hüzünlendirdi.
Kendilerini tanımaktan mutluluk duyduğum Ressam İsmail Çeşmeci Beyin tablolarındaki renk cümbüşü, çizgileri, gelenek ve göreneklerimize yüklediği anlam insanı sanki asırlar öncesinde kalan geleneklerimiz arasındaymış gibi gelen hâlbuki daha dün gibi hatırladığımız sokaklarımıza, çocukluğumuza, insanımızın çileli ancak bir o kadar da güzel ve mutlu hayatlarına götürüyor. Tarih, hayatın çileleri ve tabiatın iç içe geçtiği o güzel günlerde yaşamak için tabloların içinde fırça darbeleriyle resimlendirilen bir şaheser gibi kalmak ve o güzel, tebessümlü çocuklumuzu yitirmemek için neler vermezdik!
Hafta boyunca sergilenen ve birbirinden değerli çalışmaları üreten başta sanatçılar olmak üzere, sergilerin açılmasında emeği olan, katkı sağlayan bütün kurum ve kişilere teşekkür ederim.
Sanatçı Hasan Kabadağ'ın Naht sergisinden
Mesir Bayramı etkinliklerinin her geçen yıl daha bir coşku ve kalıcı eserlerle aslına uygun olarak kutlanması temennilerimle…