Asil İnsan Gaflete Düşmez
Büyüklerimizin ne kıymetli nasihatleri vardır. Onlardan yansımaları aksettiren hâller bize karanlıkları açan birer anahtar gibidir.
Meselâ “asaletlerin en güzeli güzel ahlâktır” sözü bunlardan biridir.
Paylaşım kelimesi lügatlerinde olmayanlar vardır cimriler gibi.
Cimri ile arkadaş olma “çünkü o, çok muhtaç olduğun bir zamanda, malını korumak için seninle alâkasını keser”.
“Günahkâr kimse ile arkadaş olma. Çünkü o, seni çok kıymetsiz bir şeye, kendi menfaatine satar.”
Seni hiçbir zaman satmayı düşünmeyen, senin malını kendi malı gibi koruyan gerektiğinde paylaşımcı bireylerle dolu bir toplumun huzuru hiçbir şeye değişilir mi?
Unutma, bu huzur dolu yaşamı sana ancak ve ancak asaleti şiar edinin asil insanlar sunabilir.
Unutma:
Fakirlikte neş vü nema bulan sadaka kabul etmez.
Bu dijital ve elektronik silâhların saldırısına uğramamak için, mahremiyetini ellere vermemek için, her dem uyanık olmak ve her an mutluluğu etrafına yayabilmek için gaflete düşmeden, umutlarını canlı tutabilmek için dijital askerlerini yetiştirmek zorunda olduğunu unutma.
GAFLET ve UMUT
uyku göz kapaklarıma
bir fil gibi çöktü
(çökmesin)
gaflet sınırlarını
fatihin şah topu gibi
yıktı
(yıkmasın)
…ve sen yok oldun
agâh halicin
sır sularında
intihar etmiş bir balık gibi
yok oldun
(yok olmasın)
rüyalar arkasına bakmadan
ejderha görmüş bir köpek gibi
sadakatini unutup
yok oldu dilberin dudağında
(rüyadan uyanasın)
secdeyi bilmez gibi kapaklandı
umudu güneşin ardından
baka kaldı
(ne yaptığını bilesin ey vatandaş)
Unutma; bu millet için uyanık olmak boynumuzun borcudur.
Dijital diktatörlüğün oyunları bize vız gelmelidir.
Onları ancak ve ancak onlardan daha fazla bilgiyle ve çalışmayla geçebiliriz.
Önde olmayan hâkim olamaz.
GAYRET
Ey demir! Ateş içinde nar gibi oldun
sanmayasın kendini ateş,
Ateş var oldukça ve yandıkça ruhun
sen o zaman ateşsin kardeş.