Manisa'da görev yapan Aile Hekimleri, Manisa İl Sağlık Müdürlüğü önünde bir araya gelerek "Eziyet Yönetmeliğine Karşı 5-6-7 Kasım'da İş Bırakıyoruz!" basın açıklaması yaptılar.
Gerçekleştirilen basın açıklamasına Manisa Aile Hekimleri Derneği Başkanı Hüseyin Köz, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçiler Sendikası Manisa Şube Başkanı Figen Pehlivan, Manisa Tabip Odası Başkanı Hasan Semih Bilgin, Genel Sağlık İş Manisa Şube Başkanı Zafer Nas, Hekim Birliği Sendikası Manisa Şube Başkanı Mehmet İritaş, Hürriyet Sağlık Sen Manisa Şube Başkanı Ergün Demir, Büro Emekçiler Sen Manisa Şube Başkanı Ufuk Doruk, Sağlık Hakkı Hasta Hakları Derneği Başkanı Remzi Şirin, Sol Parti Manisa İl Başkanı Cenk Cihan Bulut, Türkiye İşçi Partisi Manisa İl Başkanı Mustafa Uzun, Yunusemre Kent Konseyi üyeleri ile Aile Hekimleri katıldı.
İlk açıklamayı Manisa Tabip Odası Yönetim Kurulu adına Başkan Hasan Semih Bilgin yaptı. Ülkemizin içinde bulunduğu sosyokültürel ve ekonomik şartlar içinde; sağlığını koruyamayan vatandaşın reçetesine giren antibiyotiği, ağrı kesiciyi, mide ilacını sayıp hekimin maaş katsayısını düşürmenin adil olmadığını söyleyen Tabip Odası Başkanı Bilgin, açıklamasına şöyle devam etti:
"Sağlık Bakanlığı'nın sağlık alanında yaşanan ciddi sorunları çözmek için birinci basamak sağlık hizmetlerini ve koruyucu hekimlik uygulamalarını güçlendirecek yapısal düzenlemeler yapmak yerine; "Performans ve Ödeme Yönetmeliği" ile ödeme üzerinden değişiklikler yapmaya çalışması sorunların büyüklüğünün kavranamamış olduğunu göstermektedir. Yürürlüğe giren bu yönetmelik halkın sağlığına ve hekimlerin, sağlık emekçilerinin haklarına bir katkı sağlamayacaktır. Zira bu yönetmelik; Koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirilmesine yönelik gerekli düzenlemeleri içermektedir. Hastalara ve koruyucu hekimlik uygulamalarına yeterli zaman ayrılabilmesine fırsat vermemektedir. Kendi içinde taşıdığı çelişkili uygulamalar ile hekimlerle hastaları karşı karşıya getirerek şiddete zemin hazırlamaktadır. Belli ilaç gruplarının reçetelenmesi ve sevkleri sınırlayarak hekim bağımsızlığına müdahale etmektedir. Karmaşık hesaplamalar ile ulaşılması mümkün olmayan, ulaşılsa bile halk sağlığı için faydasız performans kriterleri içermektedir. Yapılan işin kalitesine değil sayısına değer vermektedir. Hekimlerin ve aile sağlığı emekçilerinin iş ve gelir güvencesini ortadan kaldırmaktadır. Aile sağlığı merkezinde mevcut ebe ve hemşire eksikliğini gidermek şöyle dursun artacak olan istifalar ile pek çok birimin geçici görevlendirmeler ile hizmete devam etmek zorunda kalmasına yol açacaktır."
"İŞ BIRAKMALAR, EYLEMLER VE İTİRAZLAR DEVAM EDECEK"
Bilginin açıklaması ardından konuşan Manisa Aile Hekimleri Derneği Başkanı Hüseyin Köz ise "Sesimizi duyurmaya ve derdimizi anlatmaya çalıştığımız Sayın Bakanımız ve üst düzey yetkililerin bizi görmezden gelmesi neticesinde bugün iş bırakarak toplanmış bulunuyoruz Ağlıkta çözüm bekleyen onca sorun varken 1 Kasım tarihinden itibaren yürütmeye konulan yeni yönetmelik çözüm değil yeni sorunlar üretmektedir. Bizler yoğun iş yükü altında çalışmanın yanında hak ettiği ücretleri alamayan, sözleşme adı altında görevimiz olmaması gereken işleri de üstlenen, şiddete açık ortamlarda çalışan, sorumluluklar altında ezilen aile hekimlerimiz. Vatandaşa hiçbir sorumluluk yüklemeden aşıya, izleme gelmeyenlerin peşinden koşmak bir yana, her bireye 6 ayda bir muayene olma şartı konularak, gelmeyen hastanın cezasını hekim ve sağlık çalışanlarından kesmek kabul edilemez. Ülkemizin içinde bulunduğu sosyokültürel ve ekonomik şartlar içinde; sağlığını koruyamayan vatandaşın reçetesine giren antibiyotiği, ağrı kesiciyi, mide ilacını sayıp hekimin maaş katsayısını düşürmek adil değildir. 10 dakikalık muayene süresinde derdini hastanedeki uzmana anlatamadan reçetesini alan, tetkik için 6 ay sonraya gün verilen vatandaşın hastane kapısında şifa arama sayısı, aile hekimlerine maaş cezası olarak verilemez. Entegre Hastane adı altında çalışan sağlık kurumlarının hekim açığını kapatmak için görevlendirilen aile hekimlerinin aylık 256 saat, gece gündüz hafta içi, hafta sonu demeden çalıştırılması ve tüm aile hekimleriyle aynı performansı göstermelerinin beklenmesi adaletli değildir. Dermatoloji de hekim yok, Ortopedide randevu yok, Cerrahide pansuman.çok, Diş hastanesinde imkan yok derken hastanelerin iş yükü de aile hekimliğine doğru katlanarak artmıştır.
Bu süreçte sıra bekleyen hastanın, tatil için rapor alamayan şahsın, arkadaşının ilacını kendi reçetesine yazdıramamış olan kişinin, gözü görmediği- kulağı duymadığı için ehliyet sağlık raporu alamayan hastanın memnuniyetsizliği hekimin maaşına yansıtılamaz. Bizlerin mevcut çalışma ortamından ve halkın da genel sağlık hizmetinden memnuniyeti öncelikle sorgulanmalıdır. Sahada halkın yanı başında olan, bir gün içerisinde yüzlerce hastaya koruyucu, tedavi edici sağlık hizmetini birlikte sunan aile hekimlerine danışılmadan, görüşleri hiçe sayılarak, masa başında yazılan bu yönetmelik haklarımızı ihlal etmekte, çalışma azmini çürütmekte, şiddet olaylarına zemin oluşturmaktadır. Bu durumda yurtdışına göç eden binlerce hekime, emekli olan, farklı iş kollarına geçen, aile hekimliği sisteminden ayrılan hekim ve sağlık çalışanları eklenecektir. Yeni olaylarla birlikte yaşanılan şiddet ortamlarında sistem bir gözü kör, bir bacağı aksak sorun yumağı içinde hizmet vermeyecektir. İşte bu koşullar ve durumlar içinde özellikle belirtmek isteriz ki; süreçte sarf edilecek tüm emek sağlık çalışanının haklarını koruma, halkın sağlığını koruma ve hastalarımızı sağlığına kavuşturma amacını taşımaktadır. Yönetmelik geri çekilerek yeni düzenlemeler yapılmadığı takdirde iş bırakmalar, eylemler ve itirazlar devam edecektir." (Turgay Duyar)