(Telif hakları saklıdır)
2008 yılında Dünya Gıda Örgütü (FAO), Çevre ve Orman Bakanlığı ve Manisa Valiliği işbirliğinde başlatılan Yuntdağı Kırsal Kalkınma Projesi kapsamında Yuntdağı köylerinden Türkmen'de başlatılan uygulama ile katma değerli ürünlerin başında yer alan üzüm bağları yetiştirilmeye başlandı.
Geçim kaynağı tütün ve hayvancılık olan Türkmen köyünde, köylülerin üzümü benimsemesi birkaç yılı geçti. Üzümde yapılan ilk hasat için birkaç yıl bekleyen köylüler, üzümü benimsemeye başladı. Geçen birkaç yıl içerisinde üzüm bağları yaygınlaşmaya ve günümüzde üretilen üzümden pekmez yapılmaya başlandı.
600 DÖNÜMDE ÜZÜM YETİŞTİRİLİYOR
Projenin hayata geçmesi ardından Türkmen köyünde bugüne kadar 600 dönümlük alanda Üzüm bağı oluşturulduğunu ifade eden Türkmen Köyü Muhtarı Erol Akgün, üzümde pazarlama sorunu yaşadıklarını kaydetti.
Muhtar Akgün, "Yaklaşık 600 dönümlük arazimizde çok kaliteli siyah üzüm yetişiyor. Yeteri kadar tanıtım yapamadığımız için yıllardır pazarlama sorunu yaşıyoruz. Satamadığımız üzümden pekmez yapıyoruz ama onda da pazarlama sorunumuz var. Bu yıl 600 dönümlük üzümün ancak yüzde 70'lik kısmı satıldı. Geri kalanı bağlarda kesimi sürüyor. Ürettiğimiz ürünleri pazarlayamıyoruz. Bu konuda bir girişim olsa, Dünya Gıda Örgütü köyümüze güzel ürün getirdi ama bu sefer de pazarlamada sorun yaşıyoruz." diyerek sorunu dile getirdi.
KOOPERATİFLEŞMEK İSTİYORLAR
Türkmen köyündeki üzüm üreticilerinden olan Müzeyyen Apaydın, "Bize devletimiz bunları yaklaşık 16 yıl önce proje kapsamında fidan olarak verdi. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun, çok güzel oldu. Bizi tütünden kurtardı, kuraklıktan kurtardı. Ama şimdi biz bunun pazarlamasını yapamıyoruz. Nereye kime satacağımızı bilemiyoruz. Pazarcısı alıyor gidiyor, ya parasını getirmiyor ya da yok fiyatını elimizden alıyor. Kazanç olarak bize fazla geri dönüşü olmuyor. Pekmez olarak da üretiyoruz, satamıyoruz. Çünkü bizim elimizde pazarlayacak çevremiz yok. Kime tanıtalım? Tanıtım lazım bize. Köyümüzde kooperatif kurulmalı, bizim adımıza satmalı." dedi.
Türkmen köyü girişinde kendi imkanlarıyla yoldan geçenlere üzüm sattıklarını kaydeden Apaydın, ellerinden geldiği kadar emek vererek ürettikleri ürünü tanıtmaya çalıştıklarını sözlerine ekledi.
YILLARDIR ÜZÜZÜ HAK ETTİĞİ FİYATA SATAMIYORLAR
Üzüm üreticilerinden Kıymet Arslan ise üzümde pazarlama sorunu yaşandığını ve her yıl üzümün büyük kısmının ellerinde kaldığını dile getirdi.
Arslan, "Hem üzüm hem de elde kalan üzümden ürettiğimiz pekmezimi pazarlayamıyoruz. Önceden buğday, nohut, arpa, darı ve tütün ekiyorduk, hayvancılık vardı. Sonra bu proje hayatımıza girdi. Çok iyi oldu, her şey iyi ama sadece satış olmuyor. Gelen alıyor, dediği zamanda parasını getirmiyor. Üzümümüz ya da çok ucuza gidiyor. Geçen sene 40 liradan satmıştık, bu yıl fiyatı 60 lira yaptık ama alıcı yok. Yani bu fiyat ancak kurtarıyor. Pekmezi de geçen sene 150 liradan veriyorduk, bu yıl da piyasa çok kötü." diyerek sorunlarını dile getirdi. (Turgay Duyar)
