Manisa'da Gündem
2025-02-20 07:00:00

Demirci Akıncıları ve Kaymakam İbrahim Ethem Bey

Cemil Altınbilek

cemilaltinbilek@gmail.com 20 Şubat 2025, 07:00

Kurtuluş Mücadelesinde Manisa Efeleri -2

Batı Anadolu’nun, Yunanlılarca işgaline kapı aralayan Mondros mütarekesi ve Paris Konferansları sonrasında, işgale karşı hareket etmek için, İzmir ve Manisa merkezde kurulan Müdafa-i Hukuk Cemiyetleri’ne çevre kasabalarda da yenileri eklenmiş, Demirci’de de Müdafaa-ı Hukuk Osmaniye ve Tenvir-u İrşad adlı iki cemiyet, Belediye Reisi Ethem Fehmi Efendi, Müftü Emir Mehmet Efendi, müftüzade İbrahim Hakkı Efendi, Hüseyin Mazhar Nurullah Bey öncülüğünde kurulmuştur. Bu cemiyetlerin mensupları İzmir ve Manisa’daki Müdafi-i Hukuk Cemiyetlerinin toplantılarına ve İşgali ilk olarak resmen ret eden Alaşehir Kongrelerine aktif olarak katılmışlardır. 16-25 Ağustos 1919 tarihleri arasında toplanan Alaşehir Kongresi, Yunan işgal kuvvetleri ile cephe teması olan veya olabilecek, Bandırma’dan Afyon, Aydın ve Denizli’ye uzanan hat üzerinde bulunan bölge temsilcilerinin katılımıyla gerçekleşmiştir.

Yunan Kuvvetleri, 22 Haziran 1920’den tarihinde itibaren Batı Anadolu içlerine ilerlemeye başlamışlar, Gediz ve Bakırçay ovalarını geçerek, Gördes, Demirci, Simav hattına yönelmişlerdir. Köyleri işgal ederek ilerleyen Yunan kuvvetleri ilk olarak 12 Temmuzda Gördes Kaymakamı Cemil Bey tarafında Borlu civarında durdurularak, bölgeden uzaklaştırılmıştır. Bu direniş karşısında Yunan birlikler yerel haklın elinde silah ve cephaneyi toplamaya başlamışlar, ümitsizliğe kapılan halk direnememiş ve 21 Temmuzda Demirci Yunanlılarca işgal edilmiştir.

Yunan kuvvetlerinin ilerleyişi karşısında, Manisa-Saruhan Sancağı Mutasarrıf vekili ve Kuva-yı Milliye Kumandanı Binbaşı Aziz Raşit Bey, Batı cephesinin kurtarılıp güçlendirilmesi için Birinci Kuva-yı Seyyare Komutanı Çerkez Ethem ile görüşmüş ve Genel Kurmay emri ile Çerkez Ethem Kuvvetlerine Demirci istikametinde ilerleyen Düşman-Yunan kuvvetlerine taarruz etme emri verilmiştir.

Çerkez Ethem Kuvvetleri, 30 Temmuz tarihine kadar küçük ölçüde taarruzlar yapmış Yunan kuvvetlerine 50 civarında kayıp verdirmiş, 31 Temmuz 1920 sabahı başlattıkları büyük bir taarruz ile yedi buçuk saat süren çok çetin geçen muharebe sonucunda, Yunan kuvvetlerini bozguna uğratmışlar ve 500 asker zayiat veren Yunan kuvvetleri, önemli sayıda silah cephane ve mühimmatı bırakarak geri çekilmişlerdir. 

Demirci çevresinde şiddetli muharebeler devam etmiş, batı gölgelerinde kuvvetli takviye alan Yunan kuvvetleri yine Demirci’yi 4 Ağustos 1920 tarihinde ele geçirmiş ve Yunan askerleri ile yerli Rumlar tarafından Müslüman Türk halkın pek çok eziyetler edilmiş, ilçedeki tüm dükkânlar ve evler Yunan birliklerince yağmalanmıştır. Yunan birlikleri 18 Eylül 1920 günü, Yunan karargâhının Alaşehir’e taşınması sebebiyle, Demirci’yi tahliye etmişler ve Alaşehir’e yerleşmişlerdir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi, Demirci’nin Milli Mücadelede çok yönlü askeri bir üs olarak kullanılabilmesi için İbrahim Ethem Bey’i Demirci Kaymakamı olarak atamış, 28 Aralık 1920’de de Manisa işgal altında olduğu için, Saruhan Mutasarrıfı olarak atanan Binbaşı Aziz Raşit Bey Demirci’de göreve başlamıştır.

İbrahim Ethem Bey’de Selanik vilayeti Serez Sancağında 1889 tarhinde doğmuş, hukuk eğitimi almış, bir takım memurluklar ve gazetecilik yapmasının ardından, Balkan savaşları sonrası, ailesi ile birlikte Balıkesir’e göç etmiş, çeşitli nahiyelerde müdürlükler yaptıktan sonra, avukatlık yaparken Milli Mücadeleye katılmış, 20 Kasım 1920’de Demirci Kaymakamlığı’na tayin edilmiş, bir müddet Gördes Kaymakamlığını ’da vekâleten yürütmüştür.

Önceleri Çerkez Ethem ile birlikte Yunan ilerleyişine karşı mücadeleye girişmiş, sonrasında Çerkez Ethem’in isyanına karşı, bu isyanın bastırılmasıyla görevlendirilmiş, devamında da çevresine topladığı gönüllüler ile birlikte, Akıncı Müfrezeleri oluşturarak, düşman işgali altındaki bu bölgelerde çete savaşları vermiştir.

Her ne kadar Gördes ve Demirci havalisi müteaddit kereler, Yunanlılarca işgale uğramış ve pek şiddetli mezalim görmüşse de her defasında düşmandan geri alınmış ve İbrahim Ethem Bey’in oluşturduğu, milli orduya bağlı müfrezeler, devamlı bir mücadele içinde düşmanın büyük ölçüde ilerlemesini durdurmayı başarmışlardır. 

Demirci Akıncılarının faaliyet alanını; düşman hakkında istihbarat toplamak, düşmanı devamlı taciz etme, düşmanın haberleşme, iaşe ve ikmal yollarını kesme, baskınlar vererek Milli Mücadeleye zarar verenleri tasfiye etme, Milli Orduya zaman kazandırma, düşman savunmasını ve direncini kırma, diğer taraftan halka güven verme olarak özetleyebiliriz.

Kaymakam İbrahim Ethem Bey’in yanında; 11. Akıncı Müfrezeleri Kumandanı Parti Mehmet Pehlivan, 12. Akıncı Müfrezeleri Kumandanı Usturumcali Halil Efe, 6. Akıncı Müfrezeleri Kumandanı Arap Ali Osman Efe, 10. Müfreze Kumandanı Arslan Efe, 1. Akıncı Müfrezeleri Kumandanı Balatlili Hüseyin Çavus, 2. Gönüllü Müfrezeleri Kumandanı Külah Mehmet Efe, 3. Gönüllü Müfrezeleri Kumandanı Hacı Veli, 4. Gönüllü Müfrezeleri Kumandanı Bakırlı Saçlı Mustafa Efe vardır. Bu müfrezeler Balıkesir, Bigadiç, Sındırgı, Dursunbeyj, Mustafa Kemalpasa, Yenice, Kepsut, Simav, Demirci, Gördes, Salihli, Akhisar, Konakpinar, Kula, Esme, Kirkagaç Soma ve Gelenbe bölgelerinde görev yapmışlardır. Bu bölgedeki kasaba ve dağ köylerinde, Yunan’a boyun eğmeyenler, eli silah tutanlar, eşkıyaya tenezzül etmeyenler Demirci Akıncılarına katılmış ve her müfrezede en az 25-30 kişi ile mücadelelerini sürdürmüşlerdir. Demirci, Gördes’i Yunan işgalinden defalarca kurtaran Demirci Akıncıları, Kızıllar köyü baskınında ve Sındırgının geri alınmasında büyük başarılar göstermişler ve bu bölgenin Yunanlılarca devamlı işgaline her defasında mani olmuşlardır. Cephe gerisinde kalan Akıncı müfrezeleri bir buçuk yıl içinde, 12.000 kişilik Yunan Tümeni ile 60 defa çarpışmışlar, Düşmana 787 ölü, 151 yaralı insan, 190 esir verdirmişlerdir. 

Hele, Demirci Akıncıları içindeki Halil Efe ile Gördesli Makbule’nin önce evlilikle, sonra da şehadetle sonuçlanan aşkları ve milli Mücadeleye katkıları, Türk kadınının elde silah düşmana karşı savaşırken şehit olması, tarihe önemli bir not olarak düşmüştür. 

Akıncı müfrezelerinin birkaç yüz kişi ile sınırlı olan kuvvetlerinin, on binin üzerinde asker ve ağır silahlarla ilerleyen düşman askerlerini durdurma başarısı yine tarihe geçecek Milli Mücadele hatıraları içerisindedir.

İbrahim Ethem Bey’in kumandasındaki Demirci Akıncıları, büyük taarruz sırsında da görevlerini yerine getirmiş ve büyük yararlılıklar göstermişlerdir. Başkumandanlık Meydan Muharebesinden sonra, kaçan düşmanı yine İbrahim Ethem komutasındaki Demirci Akıncıları kovalamış, Akıncı Müfrezeleri 3 Eylül’de Sındırgı’yı, 4 Eylül’de Bigadiç’i kurtararak, süratle Balıkesir’e doğru ilerlemişler, 6. Eylül günü Türk Ordusu Akıncı Müfrezeleriyle birlikte Balıkesir’e girmişlerdir. İbrahim Ethem Komutasındaki Müfrezeler ilerleyişini sürdürerek, Susurluk, Gönen, İvrindi, Havran ve Edremit’i de düşman işgalinden kurtarmıştır.

İbrahim Ethem Bey, Büyük Zaferden sonra 30 Eylül 1922’de müfrezeleri terhis etmiş ve Kırmızı Şeritli İstiklal Madalyası ile Demirci Kaymakamlığı görevine dönmüştür. Soyadı Kanunu ile birlikte “Akıncı” soy ismini alan İbrahim Ethem Akıncı, muhtelif şehirlerde Valilik yapmış ve 1949 tarihinde emekliye ayrılıp, Sındırgı’ya yerleşmiş, 11 Mayıs 1950 tarihinde de vefat ederek, Sındırgı’da defnedilmiştir. Aziz ruhu şad olsun.

Sitemizden en iyi şekilde faydalanmanız için çerezler kullanılmaktadır.