Bir gün Kam Gan oğlu Han Bayındır yerinden kalkmıştı. Sami otağını yeryüzüne diktirmişti Alaca gölgeliği gökyüzüne yükselmişti. Bin yerde ipek halıcığı döşenmişti. Hanlar hanı Bayındır yılda bir kerre ziyafet verip Oğuz beylerini misafir ederdi.
Bayındır hanın yiğitlerinden Dirse Han’ın hiç çocuğu olmazmış, bu duruma çok üzülürmüş.
Günlerden birgün Bayındır Han çok zengin bir ziyafet tertip etti. Her tarafı güzelce donattı. Bu ziyafette Dirse Hanın çocuğu olmadığı için onu kınadılar ve beddua ettiler.
Dirse Han çocuğu olmadığından ötürü, içten içe hanımına içerlermiş dayanamayıp Hatununa, Beri gel başımın bahtı evimin tahtı. Evden çıkıp yürüyünce servi boylum. Topuğunda sarmaşınca kara saçlım. Kurulu yaya benzer çatma kaşlım. Çift badem sığmayan dar ağızlım, deyip olanları anlatmış ve sitem etmiş
Bunun üzerine hanımı soylama söylemiş bakalım ne söylemiş:
“Hey Dirse Han, bana gazap etme, incinip acı sözler söyleme, yerinden kalk, alaca çadırını yeryüzüne diktir, attan aygır, deveden erkek deve, koyundan koç kes, İç Oğuz'un Dış Oğuz'un beylerini başına topla, aç görsen doyur, çıplak görsen donat, borçluyu borcundan kurtar, tepe gibi et yığ, göl gibi kımız sağdır, büyük ziyafet ver, dilek dile, olur ki bir ağzı dualının hayır duası ile Tanrı bize bir topaç gibi çocuk verir,” demiş
Dirse Han bunun üzre, dişi ehlinin sözü ile büyük bir ziyafet verdi, dilek diledi. Attan aygır, deveden erkek deve, koyundan koç kestirdi. İç Oğuz, Dış Oğuz beylerini başına topladı. Aç görse doyurdu. Çıplak görse donattı. Borçluyu borcundan kurtardı. Tepe gibi et yığdı, göl gibi kımız sağdırdı. El kaldırdılar, dilek dilediler. Bir ağzı dualının hayır duası ile Allah Taala bir çocuk verdi. Hatunu hamile oldu. Bir nice müddetten sonra bir oğlan doğurdu. Oğlancık pek yiğit ve güzel bir çocuk olmuştu.
At ayağı çabuk, ozan dili çevik olur, her kaburgalı büyür. Oğlan on beş yaşına girdi, büyük bir şenlik düzenlendi, burada azgın bir boğa zincirini kopardı ve çocuklara doğru saldırdı herkes kaçtı, oğlan kaçmadı, oğlan, boğayla iteleşip savaştı, sonunda alnına bir yumruk indirip yere yıktı. Bunu olaydan sonra Dedem Korkut oğlana Boğaç adını verdi.
Bir zaman sonra Dirse Han’ı namertler kaçırdı esir etti, Boğaç namertlerle cenk etti, savaş etti ve kurtardı. Nice kahramanlıklar etti. Bayındır Han oğlana beylik verdi taht verdi.
Bizim en kıymetli hazinelerimizden Dedem Korkut destanlarında görüldüğü gibi birlik ve beraberlik içinde, açlar doyurulur, çıplak giydirilir, insanlar gönendirilir. Ta Orhun yazıtlarından beri devamlı görülen bu ifadeler ve eylemler, Türklüğün yüce ideallerini ve Hanlarının ne güzel ülkülerle yola çıktığını gösterir. Zor zamanlardan sonra elbet böyle hizmet erleri Han’ların yine işbaşına gelmesi niyazımızdır.